Ölümün resmini çizerken bileklerime
Hüzünlü bir masal okunurdu ağlamaklı gözlerimden
Gözyaşı yağardı üstümdeki kapkara bulutlardan yağmur yerine
Oluk oluk kan akardı mehtabı izlediğimiz nehirlerden
Ay sancıyla doğarken karanlığın gölgesinde
Ruhum sana seslenirdi ölü düşler bahçesinden
Kalbimse gömdüğünü sanarken seni kendi derinliklerine
Siyah güller açardı mezarının üstünden
Hızlı hızlı adımlarla ilerlerken simsiyah bir sisin içinde
Kargalar selam söylüyordu bana azrailden
Sardıklarında sana ait bedenimi kara kefenlerle
Düşerim tabutumdan cehenneme açılan geçitten ...